Zeytin üreticisinin geçtiğimiz yıllarda ilk kez karşılaştığı Zeytin Sineği’nden korunması için yapılması gerekenleri anlatan Tarım Uzmanı Özlem Tek, doğaya en az zararlı ilaçlamanın yapılması gerektiğinin altını çizerek, kaliteli bir zeytin yağı için önlemlerin Mayıs başında alınması gerektiğini vurguladı.
Tarım Uzmanı Özlem Tek, geçtiğimiz yıllarda zeytin üreticilerinin ilk defa karşılaştığı zeyt,in sineği ile ilgili açıklama yaptı. Üreticinin daha önce karşılaşmamış olmasından dolayı hazırlıksız yakalandığını kaydeden Tek, “Hazırlıksız yakalandık ve zararlıyla mücadelede geç kaldık. Bilinçsiz olamayacağımız bu dönemde erken mücadele ile üretimde beklenenden fazla başarı yakalayacağımızı düşünüyorum. Mayıs ayının ilk haftalarından başlanarak zararlıyla mücadelede erken tedbirler alınıp ilgili kuruluşlardan ve ziraat mühendisi, ziraat teknikeri arkadaşlardan Teknik destek alarak tedbirlerimizi almalıyız” dedi.
“YAĞDAKİ ASİT MİKTARINI ARTIRDIĞI GÖZLEMLENMİŞTİR”
Baş ve antenlerinin sarı, göğüs üzerinde ise 3 adet açık kahverengi bantları bulunan bir sinek olduğunu açıklayan Tek, “Dişilerin karın yapıları biraz daha geniştir. Zeytin sineği erginleri 4-6 mm boyunda parlak kahve ve bal renklidir. Dünyanın pek çok yerindeki ticari zeytin bahçelerinde ürün kayıplarına neden olduğundan büyük ekonomik öneme sahiptir. Yapılan çalışmalar sonucunda zeytin sineğinin bir meyvede ortalama 0,161gr ağırlık kaybına neden olduğunu ve ayrıca yağdaki asit miktarını artırdığı gözlemlenmiştir. Zeytin sineğinin zararı sonucunda zeytinyağı kalitesi etkilenmekte ve pazar değeri düşmektedir” dedi. Zeytin Sineği’nin çoğunlukla kışın toprağın 2-5cm derinliğinde pupa veya zeytinlik ve fundalılıklarda ergin halde geçirdiğini söyleyen Tek, “Meyvelerin yumurta konulmaya elverişli hale gelmeye başladığı dönemde dişi sinekler iri, parlak ve yağlanmaya başlamış zeytin meyvelerine yumurtasını bırakırlar. V şeklinde bir yarık açarlar. Yumurta konulan bölge bir gün sonra koyu kahverengi bir renk alır buna vuruk denir” dedi. Bir dişinin 200-250 arası yumurta koyabileceğini vurgulayan Tek, “Yumurtadan çıkan larva etrafındaki meyve eti ile beslenerek çok küçük bir boşluk oluşturmaktadır. Böylece meyvelerin çürüyerek dökülmesine, zeytinyağı miktarının azalmasına kısmende yağda asitliğin yükselmesine neden olur. Özellikle sofralık çeşitlerde zararı daha büyük önem taşımaktadır. Yılda yüzde 15-30 arası ürün kaybına neden olabilmektedir” dedi.
ZEYTİN SİNEĞİ MÜCADELESİ
Kültürel ve kimyasal mücadelesinin yapılabildiğini belirten Tek, “Pupaların yok edilmesi için kış aylarında toprağın sürülmesi gerekmektedir. Ayrıca kurtlu zeytinler toplanarak araziden uzaklaştırılmalı ve yok edilmelidir. Doğada zeytin sineğinin pek çok doğal düşmanı saptanmıştır ancak bunlar zararlıyı kontrol altında tutmaya yeterli değildir. Zeytin sineği ilaçlamasında doğal dengeye daha az zararlı olan ilaçlar seçilmelidir” dedi. Tek açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “Zeytin sineğiyle mücadelede sarı yapışkan tuzakların kullanılması, feromon (çekici) tuzakların kullanılması başarılı sonuçlar ortaya koymaktadır. Tuzaklar bahçe büyüklüklerine ve yoğunluğa göre ağaç başına 1 tuzak veya 2 ağaç başına 1 tuzak asılmak suretiyle mücadele yapılmaktadır. Kimyasal mücadele de dikkat edilmesi gereken en önemli nokta kimyasal mücadelenin zamanın saptanmasıdır. Bölge farklılıkları dikkate alınarak meyvelerin yumurta koyma olgunluğuna geldiği dönemde vuruk sayımları yapılarak yeterli vuruk ve tuzaklarda yakalanan zeytin sineği ergin artışlarının saptanması halinde ilaçlamaya geçilmelidir. Salamuralık çeşitlerde yüzde 1 vuruk, yağlık çeşitlerde yüzde 6-8 vuruk saptandığında ilaçlamaya başlanmalıdır. Zeytin sineği mücadelesi yapılmadığı zaman çalışmalar sonucunda 1 meyvede 3 adet vuruk olduğunu ve 1kg(1000gr) üründe 96,60 gr kayıpların meydana geldiği tespit edilmiştir. Buradan yola çıkarsak yaklaşık olarak 10 kg üründe 1 kg’ma yakın kayıp meydana gelmektedir.”
|